Rapora, tarihi ve bugünü, yurt içi ve yurt dışı dahil birçok açıdan ABD’nin mülteciler ve göçmenler konusundaki kötü sicili yansıyor. Gerçeklere ve verilere dayalı rapor, kendisini bir “demokrasi kulesi” olarak tanımlayan ABD’nin mülteciler ve göçmenler konusundaki “yalanları ve çifte standartları” gözler önüne seriyor. Raporda, ABD’de farklı ırklardan göçmenlerin haklarının ihlal edildiği birçok acımasız olaya işaret ediliyor.
Raporda, günümüzde ABD’nin mülteciler ve göçmenlerin insan haklarını çiğneme eylemlerinin azalmadığına dikkat çekiliyor. Ülkede, dünyanın en büyük göçmen gözaltı sistemi kurulmuş durumda ve sınır bölgelerinde yer alan eyaletlerde 200’den fazla gözaltı tesisi bulunuyor. ABD yönetimi, maliyet tasarrufu amacıyla genellikle göçmen gözaltı kamplarının inşasını ve işletmesini özel şirketlere devrederek bunları fiilen özel hapishaneler haline getirdi.
ABD kolluk kuvvetleri, göçmen çocukların istismarı konusunda geri adım atmadı. 2019’da binlerce çocuk hala ebeveynlerinden ayrıydı ve bunların yüzde 20’si 5 yaşın altındaydı. Amerikan toplumunda göçmenlere ve çocuklarına karşı ciddi bir ayrımcılık mevcuttur ve son yıllarda “Asya kökenlilere yönelik nefret” sorunu da özellikle ciddi hale gelmiştir.
Raporda, ülkedeki çeşitli faktörlerin mülteci ve göçmen sorununu ciddi şekilde arttırdığına dikkat çekiliyor. Irk ayrımcılığı, göçmenlik sorununa neden olan önemli bir faktördür. Siyasi kutuplaşma, göçmen sorununu kötüleştiriyor. Küresel mülteci ve göçmen krizinin başlıca itici gücü olan ABD’nin savaştan yana eylemleri, çok sayıda mülteci akışını tetikledi.
2001’den bu yana ABD’nin diğer ülkelere yönelik işgal eylemlerinin 800 binden fazla ölüme neden olduğu ve sadece Afganistan, Irak ve Suriye gibi savaş mağduru ülkelerde 20 milyondan fazla mülteci çıktığı öğrenildi.
ABD’nin göçmenlere yönelik tarihi bir özetinin sunulduğu raporda, Afrikalılar, İrlandalılar, Doğu Avrupalılar, Güney Avrupalılar, Yahudiler, Asyalılar, Latin Amerikalılar ve Müslümanlar dahil olmak üzere dünyanın hemen hemen her yerinden ABD’ye göç edenlerin, ABD yönetiminin acımasız muamelesine maruz kaldığı vurgulandı.
Raporda, ABD yönetiminin dünyanın farklı yerlerinde diğer ülkelerin içişlerine müdahale ettiği, savaşlar başlattığı, büyük ölçekli insani felaketler ve mülteci ve göçmen krizleri yarattığına dikkat çekildi. Ayrıca, ABD’nin bu tür eylemlerinin sorumluluğunu başka ülkelere yüklediği de aktarıldı.
Raporda son olarak, “ABD, mülteci ve göçmenlik konusundaki hataları ciddi şekilde incelemeli, mülteci ve göçmenlerin durumunu etkili bir şekilde iyileştirmeli, hegemonyacılığa ve zorbalığa son vermeli, yeni mülteci krizlerini önlemeli, sözde ‘insan hakları savunucusu’ rolünü oynamaktan vazgeçmeli ve insan hakları bahanesiyle başka ülkeleri karalama ve baskı altına alma girişimlerini durdurmalı” çağrısı yapıldı.
Kaynak: Çin Uluslararası Radyosu