Erdoğan’ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“Kamu Denetçiliği Kurumumuz tarafından düzenlenen 21. Yüzyılda İnsan Haklarının Geleceği konulu konferansın hayırlara vesile olmasını diliyorum. Değerlendirmeleriyle konferansımıza katkı sunacak herkese, tüm katılımcılara şimdiden teşekkür ediyorum.
Günümüz dünyasında en çok konuşulan hususların başında insan hakları geliyor. Dünyanın pek çok yerinde ağır insan hakları ihlallerine yenileri ekleniyor. Salgın, mülteci meselesi, bölgemizde patlak veren çatışmalar bunu ortaya koyuyor.
Gelişmiş diye ifade edilen ülkelerin salgında sadece kendilerini korumak için yaptıkları bencillikleri utançla hatırlıyoruz. Salgın sürecinde vicdanını yitiren ülkeler gördük. Bazı medya kuruluşları ve siyasetçilerin de söylemiyle bu nefret iklimini körüklediklerini şahit oluyoruz. Milyonlarca Müslümanın ifade özgürlüğünün elinden alındığı, inançlarının tehdit kaynağı olarak görüldüğü durumlarla karşı karşıyayız.
“İyi terörist kötü terörist ayrımı olmamalı”
Göçmenlere ya da yabancılara yönelik nefret suçları ya görmezden geliniyor ya da örtbas ediliyor. En temel insan hakkı olan yaşam hakkına gasp edenler hiçbir cezaya çarptırılmadan özgürce yaşamakta. Bugün NATO’da, Avrupa Konseyi’nde BM’de beraber olduğumuz bazı ülkeler Türk adaletinden kaçan haydutların sığınağına dönüştü. FETÖ elebaşı ABD’deki malikanesinden örgütü yönetmeye devam etmektedir. İyi terörist kötü terörist ayrımı olmamalı.
550 bin sığınmacı geri döndü
Çatışma bölgelerinden kaçan 3 buçuk milyonu Suriyeli olmak üzere 4 milyonu aşkın mağdura biz kucak açtık. Kapımıza gelip ülkemize sığınan hiç kimseyi zorla geri göndermedik. Terörden temizleyerek emniyetli hale getirdiğimiz bölgelere 550 bin sığınmacı geri döndü. Rusya, Suriye ve Türkiye olarak bir süredir yürüttüğümüz diplomatik temaslar meyvesini verdikçe bu süreç ilerleyecektir. Biz kardeşlik, komşuluk ve insani görevimizi yerine getirmeye devam edeceğiz. Ege Denizi’nde sadece geçen yıl ölümün eşiğinden kurtarılan göçmen sayısı 20 bini buluyor.
Tahıl koridoru ve esir takası anlaşması
Karadeniz üzerinden tahıl koridoru ve esir takası anlaşmasını harekete geçirerek gıda ve enerji krizinin çözümüne katkı sağladık. Milyonlarca insanın hayatına etki eden adım attık. Sayın Putin’in bunları fakir Afrika ülkelerine gönderme teklifini kabul ettik. Bunlar bizim insani, vicdani görevimizdir.
Afganistan’da kızlara eğitim yasağı
Kadınlarımızın başörtüsü ve aile kurumuyla ilgili teklifini Meclis’e sunduk. Afganistan’da son dönemdeki başörtülü kızların okullarda okutulmasını engelleme anlayışını biz gayri insani ve gayri İslami buluyoruz. Bu kızlar okullarda okutulmalıdır. İslam böyle bir şeyi kabul etmiyor. Tam aksine beşikten mezara kadar ilim almayı istiyor.
Başörtüsüne anayasal güvence
Meclis üzerine düşeni getirmezse, son kararı milletimizin kendisi verecektir. Hangi siyasi partiden olursa olsun hiçbir vekilimizin böyle ağır bir vebalin altına girmeyeceğini düşünüyorum.”
