Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Hatay’da bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Özdağ: ‘’Hatay’da çok güzel karşılandık. Her seferinde böyle karşılandığımızı söylemek mümkün değil. Geçen sefer hatırlıyorsanız Hatay il sınırlarımda Erzin de jandarma tarafından durdurularak sokulmamıştık. Mayın döşeyeceğimiz gerekçesi ile nedense kimse şu ana kadar bizi durdurmadı. Bakalım yarın Kırıkhan ve Reyhanlı seyahatlerimiz olacak orada böyle bir deneyim yaşayacak mıyız hep birlikte göreceğiz. Neden mayın ve neden Hatay? 11 seneden bu yana Kilis, Gaziantep ve Şanlıurfa talihsiz kentlerin başında geliyor. Kendi nüfusunun ise neredeyse yarısını aşan ölçüde nüfus almış, bu nüfus Hatay’ın bütün kaynakları üzerinde sosyal yaşamı üzerinde ekonomik yaşamı üzerinde güvenliği üzerinde büyük bir baskı oluşturuyor.’’
Zafer Partisi Dışındaki Bütün Partiler Türk Halkına Yalan Söylüyorlar
‘’Biz Hatay’ın Gaziantep’in Kilis’in Şanlıurfa’nın Adana’nın Mersin’in özetle bütün Türkiye’nin 2011 öncesindeki durumuna dönmesini ve Türkiye’nin kaynaklarını, Hatay’ın kaynaklarını tüketen baskı oluşturan kenti ve ülkeyi güvensizleştiren göçlerin sona ermesini ve gelenlerinde vatanlarına geri dönmesini istiyoruz. Bunu da Türkiye’nin en öncelikli meselesi olarak görüyoruz. Bugün Zafer Partisi dışındaki bütün partiler Türk halkına yalan söylüyorlar. Bu meseleyi gündeme getirmeyerek bu mesele yokmuş gibi davranıp Türkiye için çözümler getirerek yalan söylüyorlar. Kök mesele budur ana mesele budur ve bu mesele çözülmeden hiçbir meselenin çözülmesi mümkün değildir. Mevcut bütün sorunları da ekonomik meseleleri sağlık meselelerini ağırlaştıran husus da budur, bu süreç durdurulmazsa İstanbul depremi kaçınılmaz bir şekilde olacaksa Hatay bir iç savaş coğrafyası olacaktır. Gaziantep, Kilis, Şanlıurfa bir iç savaş coğrafyası olacaktır. Biz diğer partiler gibi topu sektirenlerden değiliz salağa salak deriz. Kitabın ortasından konuşuruz. Gerçek neyse onu Türk halkına söyleriz. Bizim söylediğimizi aslında herkes düşünüyor, biz sadece yüksek sesle söylüyoruz.’’
Artık Türkiye’nin Uyanması Gerektiğini Söylüyoruz
‘’Artık Türkiye’nin uyanması gerektiğini söylüyoruz. Bize ırkçı diyenlerin iki türü var. Biri tratejik meselelerde saf ve salak olanlar bir de vatan hainleri vatan hainleri bize ırkçı derken Türkiye’nin bir iç savaş yaşayarak bölünmesini istiyorlar. Onun için bize ırkçı diye saldırıyorlar veya meseleyi bilmeyenler var onlara izah etmemiz ve kazanmamız mümkün. Biz Zafer Partisi olarak mücadele ediyoruz. Bakıyoruz Kıbrıs verilsin, Kıbrıs’ın bir jeopolitik önemi yok, Ergenekon bir temizlenme hareketidir diyenler, şimdi bize ırkçı diyorlar PKK ile oturalım müzakere yapalım diyenler bize ırkçı diyorlar biz bunların tümüne canınız cehenneme diyoruz. Kendisini Türk milletinin bir parçası olarak gören, Türk milli takımı kazandığı zaman sevinen, Türk milli takımı kaybettiği zaman üzülen Türkiye de bir felaket olduğu zaman yüreği kanayan Türkiye de güzel bir şey gerçekleştiği zaman sevinen herkes bu milletin aziz evlatlarıdır ama travmalı iç savaş yaşamış ülkelerden milyonlarca insanı Türkiye ye soktular bu bir stratejik göç mühendisliğidir. Bunu bir tek biz mi görüyoruz. Hayır, söyleyecek kadar cesur olan biziz. Çözüm getirecek kadar akıllı olan da biziz. Devlet bürokrasisinin tamamı görüyor ve susuyorlar. Bunu ilk kez söylüyorum Türk güvenlik bürokrasisi ve devlet bürokrasisi zafer partisini alkışlıyor ve şükran duyarak seviyor. Ciddi devlet terbiyesi almış her bürokrat liyakatle bizi destekliyor.’’
Hatay Siyaseti Zafer Partisi Olmadan Düşünülemez
‘’Dün akşam Hatay’da kısa bir gezi yaptık. Bu gezi sırasında gençlerden başlayarak Hataylıların Zafer Partisini nasıl kucakladığını. Gençlerin sokakta daha lise son gençlerin beni görünce slogan attıklarını ve alkışladıklarını, bağırlarına bastılarını gördük. Hatay siyaseti zafer partisi olmadan düşünülemez.’’